Zeytin ağacının kurutulmuş yaprağındaki bağışıklık sistemini güçlendiren oleuropein maddesi gıda takviyesi oldu. Korona virüs salgını sonrasında insanların vücut direncini ve bağışıklık sistemlerini güçlendiren gıda takviyeleri üzerine çalışan Düzce Üniversitesi Bilimsel ve Teknolojik Araştırmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi (DÜBİT), zeytin ağacı yaprağındaki etken maddeyi saf hale getirerek gıda takviyesi yaptı.

Kronik rahatsızlığı olan ve vücut direnci düşük olanları etkileyen korona virüs pandemisi DÜBİT’i harekete geçirdi. Merkez, vücut direncini artıran, bağışıklık sistemini güçlendiren gıda takviyeleri ve ekstratlar üzerinde çalışmalarına hız verdi. Bu kapsamda vücut direncinin Covid-19 virüsü başta olmak üzere her hastalığa karşı arttırılması için AR-GE çalışmaları başlatıldı. Yapılan birçok çalışmanın yanı sıra bağışıklık sistemini güçlendiren zeytin yaprağı üzerine birçok çalışma yapan DÜBİT, gıda takviyesi hazırlamayı başardı.

Zeytin ağacı yaprağından elde edilen ekstrat hakkında bilgi veren DÜBİT Müdürü Doç. Dr. Uğur Hasırcı, zeytin yaprağının bağışıklık sitemini güçlendiren etkisinin bilindiğini belirterek, “Yeni bir şey değil ama Covid-19 pandemisinin ardından bağışıklık sistemini güçlendiren bitkilere olan talep ve ilginin artmasıyla tüketicilerin bu gibi doğal ekstratlara olan ilgisi de arttı. Bunun karşılığında da üreticilere ciddi anlamda talep söz konusu, bağışıklık sisteminin güçlendiren ürünlerle alakalı olarak. DÜBİT olarak bizler burada tıbbi ve aromatik ürünlerden geleneksel ve tamamlayıcı tıp ürünleri, gıda takviyesi ürünleri üretiyoruz ve üniversitemizin tescilli markalarıyla da satışını yapıyoruz. Ve bu pandeminin başlamasıyla birlikte de zeytin yaprağına olan talebin artmasıyla bizde bazı AR-GE faaliyetleri yürüttük. Aslında zeytin yaprağından evlerden de doğal ekstrat elde edilebiliyor” dedi.

Çay demler gibi kullanılıyor

Hasırcı, zeytin yaprağının nasıl kullanıldığını ise şu şekilde anlattı:

“Kurutulmuş zeytin yaprakları çay demler gibi sıcak suyun içine atılarak demleniyor. Daha sonrasında zeytin yaprağında bulunan oleuropein aktif maddesini bu suya serbest bırakıyor. Aktif maddeden daha fazla edinebilmek için bu suyu uçurmak, yani bu zeytin yaprağının ekstratını elde etmek gerekiyor. Normalde kaynatılarakta uçurulabilir o su. Ancak birçok organik bileşen yüksek sıcaklıkta çözündüğü için kaynatılarak uçurulduğunda o aktif bileşeni de bir miktarda olsa kaybediyoruz. Bizler burada buharlaştırıcı ile bu ekstratın elde edilmesini sağlıyoruz. Yani bu zeytin yaprağını kaynattıktan sonra elde ettiğimiz su artı aktif madde bileşeninin suyunu burada uzaklaştırıyoruz. Normalde kaynatma işlemine gerek kalmaksızın bileşenin içindeki su buharla çekilerek kaynama derecesi düşürülüyor ve su çok daha düşün sıcaklıklarda kaynıyor. Daha sonra yine vakum etkisiyle su çekilerek yoğuşturuyoruz ve aktif ekstratı elde ediyoruz. Burada birkaç farklı deneme yaptık. Örneğin 50 santigrat derece suyun içine zeytin yaprağını attık. Sonra oda sıcaklığında demleme işlemi yaptık ve suyunu büyük oranda uzaklaştırdık. Elde ettiğimiz ekstratlar ile bağışıklık sistemini güçlendirmek için ister direk o elde ettiğimiz aktif maddeyi isterseniz de suyun içine koyarak uygulanabilir. Düzenli kullanımda da bağışıklık sistemini güçlendirdiği klinik deneylerle ortaya konmuştur” diye konuştu.

“İnsanlar evlerinde de hazırlayabilir”

Doç. Dr. Hasırcı, zeytin yaprağının etken maddesi olan oleuropeinin evde de alınabileceğini belirterek, “İnsanlar ticari ürün olarak bunu almak zorunda değiller. Bu yaptığım yöntemle evlerinde de bu ekstratı yapabilirler. Kurutulmuş zeytin yaprağı kolay elde edilen bir ürün. İster oda sıcaklığında ister 50 derecede bunun aktif maddesini suya bırakmasını sağlarlar. Ve daha sonrasında da suyu kaynatarak uçurarak ekstratı elde edebilirler. Klinik deneyler gösteriyor ki deney grubunda bağışıklık sistemini güçlendirici etkiye sahip” diye konuştu.

“Korona virüs bağışıklık sistemi güçlü olanları etkilemiyor”

Doç. Dr. Uğur Hasırcı, korona virüsün bağışıklık sistemi güçlü olan insanları etkilemediğini ifade ederek, “Virüs kronik rahatsızlığı olan insanlarla birlikte bağışıklık sistemi zayıf insanlarda daha çok yıkıcı etkiye sahip oluyor. Dolayısıyla buna karşı korunmanın en önemli yöntemlerinden biri bağışıklık sistemini güçlendirmek. Birçok insan aslında korona virüsü taşıyor olmasına karşın en ufak bir belirti, en ufak bir semptom göstermiyor. Aslında bunun sebebi o insanların bağışıklık sisteminin güçlü olması. Bu süreçte bağışıklık sistemini güçlendiren birtakım besinler ve takviyeler alırsak, yayılmasını engelleyici tedbirler almak işin bir boyutu ve en önemli bir boyutu ama diğer bir boyutu da bu virüsle enfekte olduysak vücudumuzun bu virüsle savaşmasını sağlanmak için de bağışıklık sistemini güçlendirmemiz ve buna göre tedbirler almamız gerekiyor” dedi.