Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Dr. Faruk Özlü, 2016 yılı Eylül ayına ait sanayi üretim endeksini değerlendirdi:
2016 yılı Eylül ayında takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi bir önceki yılın aynı ayına göre %3,1 arındırılmamış endeks  %4,1 düşmüştür. Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi ise bir önceki aya göre %3,8 azalmıştır.
•    Sanayi üretiminin bu görünümünde özellikle ihracat pazarlarımızda yaşanan gelişmelerin etkileri belirleyici olmuştur. İhracat pazarlarımızdaki gelişmeler, iç pazardaki sınırlayıcı gelişmelerle birleşerek sanayi üretimini bir miktar aşağıya çekmiştir. 
•    Eylül ayı itibariyle döviz kurlarında yaşanan dalgalanmalar, çevre ülkelerde güvenlik endişesiyle ticaret kanallarının daralması ve bunların ülke içindeki siyasi yansımaları, tüketim ve yatırım tarafında harcamaların ertelenmesine neden olmuştur. Gerek beyaz eşya, otomobil gibi dayanıklı tüketim harcamaları gerekse de yatırım eğilimleri bize bu tabloyu işaret etmekteydi.
•    Bugün açıklanan verilerle üçüncü çeyrek sanayi üretiminde bir miktar yavaşlama olduğunu görüyoruz. Öncü göstergelere ve harcama eğilimlerine baktığımızda, üçüncü çeyrek verilerinde bir yavaşlama olacağını bekliyorduk. Üçüncü çeyrekte gerek ülkemizde gerekse çevremizde yaşan gelişmeler, karşımıza bu tabloyu çıkarmıştır. Son çeyrekte ise ekonomi olumlu yönde tekrar bir sıçrama yapacak ve üçüncü çeyrekte yaşanan duraksamayı telafi edecektir.
•    Yurtiçi tüketime ve yatırımlara dönük aldığımız tedbirler, dördüncü çeyrekten itibaren etkisini göstermeye başlayacaktır. Üçüncü çeyrekte ertelenen talebin dördüncü çeyrekte devreye girmesiyle hızlanan bir ekonomi göreceğiz. Ekonominin hızlanmasında ise öncü rolü yine sanayi sektörü üstlenecektir.
•    Türkiye yaşanan tüm gelişmelere rağmen yoluna devam etmektedir. Sağlam bir ekonomik yapıya sahiptir. Hükümetimiz, yapısal reformlara ara vermeden devam etmektedir. Yatırım ortamını iyileştirmek, finansmana erişimi kolaylaştırmak ve tasarrufları artırarak yatırımlarla buluşturmak için önemli adımlar atmaktadır. Üstelik bunları yaparken bütçe disiplininden taviz vermedik. Bu gelişmeler sayesinde, yerli ve yabancı yatırımcının Türkiye’ye karşı olan ilgisi tekrar artışa geçmiştir. Önümüzdeki dönem hem attığımız adımların etkisi hem de finansal piyasaların daha öngörülebilir bir hal almasıyla sanayimiz çok daha hızlı büyüyecektir.