Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Dr. Faruk Özlü, 2016 yılı Kasım ayına ait sanayi üretim endeksini değerlendirdi:
2016 yılı Kasım ayında takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi bir önceki yılın aynı ayına göre %2,7 artmıştır. Arındırılmamış endekste artış %4,6 olarak gerçekleşmiştir. Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi bir önceki aya göre %3,7 artmıştır.
•    Sanayi üretiminde Ekim ayında başlayan artış Kasım ayında da beklentilerimiz doğrultusunda devam etmiştir.
•    Üçüncü çeyrek başarısız darbe girişimi, turizm sektöründeki sorunlar ve çevre ülkelerde yaşanan gelişmeler sonucunda yatırımların ve tüketimin ertelendiği bir dönem oldu. Dördüncü çeyrek ise ertelenen yatırımların ve harcamaların tekrar hayata geçtiği bir dönem oldu. Ekim ve Kasım aylarına ilişkin sanayi üretim rakamları da bunu teyit ediyor.
•    Yatırım malı ve dayanıklı tüketim malı üretimindeki artışlar hem iç piyasalarda hem de dış piyasalarda bir toparlanma yaşandığını gösteriyor. Dış piyasalarda, özellikle de ana ihracat pazarlarımızda, 2016 yılının sonu itibariyle umut veren piyasa gelişmeleri görüyoruz. 
•    Avrupa piyasalarındaki ekonomilerin toparlanması hızlanıyor, yatırım ve tüketim talepleri artıyor. Türkiye ise AB’nin ve diğer gelişmiş ülkelerin artan talebinden her geçen gün daha fazla pay alıyor. 2016 yılında hem Avrupa hem de dünya ticaretinden aldığımız pay en yüksek seviyeye çıktı. 2017 yılında bu bölgelere yapacağımız ihracat artacaktır. Ayrıca, Rusya ve diğer komşularımızla yaşanan olumlu gelişmeler ile petrol üreten ülkelerin gelirinin artıracak olması, gerek mal ihracatımıza gerekse de hizmet ihracatımıza olumlu yansıyacak ve sanayi üretiminin artmasına katkıda bulunacaktır.
•    İç talep koşullarında da kısmi bir iyileşme görüyoruz. Geçtiğimiz yıl birçok yapısal reformu hayata geçirdik, birçok önemli tedbir aldık. Bunların olumlu etkisini 2017’de görmeye başlayacağız. Özellikle yatırımların arttığı bir yıl yaşayacağız. Taşınırların teminat olarak gösterilebilmesi ve Kredi Garanti Fonu’nun KOBİ’lerin ve imalatçıların finansmanında daha fazla devreye girmesi ile işletmelerimiz finansmana daha rahat ulaşabilecektir. Ayrıca, güncellediğimiz teşvik sistemi yatırımcıya ciddi imkanlar sunacaktır. Bireysel Emeklilik Sistemi ve Türkiye Varlık Fonu alanlarında yaptığımız düzenlemeler, tasarrufların artmasına ve artan tasarrufların verimli alanlara yönelmesine katkıda bulunacaktır.
•    Türkiye birçok iç ve dış şoka dayanıklı olduğunu ispatlamıştır. Yapısal reformlarına da hız kesmeden devam etmektedir. Nitekim son olarak mecliste kabul edilen Sınai Mülkiyet Yasası bunun en önemli örneğidir. Türkiye bu güçlü yapısıyla üretmek ve ürettiğinden para kazanmak için çok ciddi bir potansiyel taşımaktadır. Bu nedenle, Türkiye, yatırım yapmak için doğru tercihtir.